Çocuklarda süt dişi kaybı tehlikesi: İleride büyük sorunlara yol açabilir

Dr. Öğr. Üyesi Dilara Dinç, süt dişlerinin işlevlerinin sadece diş estetiğiyle sınırlı olmadığını aktardı.

Dinç, “Çocukların ön dişleri gülüşlerinde estetik bir görünüm sağlarken, dil-diş teması sayesinde doğru konuşma gelişimi de sağlanır. Diğer yandan, arka dişler çiğneme işlevini üstlenir ve besinlerin doğru bir şekilde öğütülmesi için oldukça önemlidir.” ifadelerini kullandı.

Arka dişlerin eksikliğinin, çiğneme ve sindirim problemleri oluşturabileceğine dikkati çeken Dinç, şu bilgileri verdi:

“Süt azı dişleri, besinlerin öğütülmesi için en dayanıklı dişlerdir ve bu dişlerin kaybı, gelişim bozukluklarına neden olabilir. Çocukların sağlıklı bir şekilde büyüyebilmesi için bu dişlerin korunması gerektir. Arka dişlerin kaybı, besinlerin doğru şekilde çiğnenmemesine ve sindirim sorunlarına yol açabilir. Bu da çocuğun gelişimini olumsuz etkileyebilir.”

Dinç, süt dişlerinin sadece çocukluk döneminde değil, daimi dişlerin gelişiminde de önemli bir rehberlik sağladığını anlatarak, “Süt dişleri, daimi dişlerin yön bulmalarına yardımcı olur ve onlara ağız içinde yer açar. Süt dişi kaybı, daimi dişlerin çıkmasında zorluklara neden olabilir. Süt dişlerinin sağlıklı bir şekilde korunmaması ortodontik tedavi gereksinimlerini artırabilir.” ifadelerini kullandı.

Dinç, erken yaşlardan itibaren düzenli diş bakımı, diş hekimi kontrolleri ve süt dişlerine özen gösterilmesinin önemini vurgulayarak, bu alışkanlıkların ilerleyen yıllarda ortodontik tedavi gerekliliklerini önlemeye yardımcı olduğunu ve çocukların sağlıklı şekilde büyümesini desteklediğini belirtti.

Her süt dişin çocukların gelişiminde önemli bir rol oynadığını ifade eden Dinç, “Erken kaybedildiğinde yerine koymak için özel tedavi gereklidir. Bu nedenle diş bakımının ve düzenli diş hekimi ziyaretlerinin ihmal edilmemesi gerekiyor. Süt dişleri ve diş etlerinin hastalıkları erken dönemde tedavi edilmelidir. Zaman geçtikçe daha zorlu tedaviler gereklidir.” değerlendirmesinde bulundu.

Related Posts

‘Yumurtalık rezervinde azalma genç kadınlarda da artıyor’

Yumurtalık rezervi kadının doğurganlık kapasitesini belirleyen en önemli faktörlerden biri olarak kabul ediliyor. Yaşla birlikte azalması beklenen yumurtalık rezervinin, özellikle son yıllarda 20 yaşlardaki kadınlarda da gözlendiğine işaret eden Kadın Hastalıkları Doğum, Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Zeki Salar, erken dönemde fark edilmeyen bu durumun hem doğurganlık kaybına hem de erken menopoza yol açabileceği uyarısında bulundu.

“HealthTürkiye” platformuna üye olmayan kurumlar sağlık turizminden yararlanamayacak

Uluslararası Sağlık Hizmetleri AŞ (USHAŞ) Genel Müdürü Behlül Ünver, sağlık hizmeti sunan tüm kurumlar için HealthTürkiye platformuna üyeliğin zorunlu hale getirildiğini, 26 Eylül’den itibaren platforma kayıtlı olmayan kurumların sağlık turizmi faaliyeti yürütemeyeceğini bildirdi. USHAŞ Genel Müdürü Ünver: “Platform üzerinden 12 ülkenin vatandaşları Türkiye’ye gelirken kurumları takip edebiliyor. Bu sayede ‘merdiven altı’ olarak tabir edilen faaliyetlerle mücadelede farkındalık oluşturuluyor” açıklamasında bulundu.

Evinizde yaptığınız o hata çocuklarınızı tehlikeye sokuyor!

Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Hatice Karadaş, sigara dumanına maruz kalan çocuklarda bademcik ve geniz eti büyümesi riskine dikkat çekti. Pasif içicilik, çocukların sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor.

Ritim bozukluğuna bağlı gelişen kalp yetmezliği 45 dakikalık “yakma” işlemiyle düzeliyor

Ritim bozukluğuna bağlı gelişen kalp yetmezliği 45 dakikalık “yakma” işlemiyle düzeliyor

Dört yıl sonra oksijen cihazı olmadan ilk nefes

Akciğer sertleşmesi nedeniyle yaklaşık 4 yıl boyunca günün 24 saati oksijen cihazına bağlı yaşayan 41 yaşındaki Şehnaz Kanat, geçirdiği akciğer nakli operasyonuyla sağlığına kavuştu. Kanat, “Son bir ay ise ameliyat olacağım güne kadar cihaza bağlıydım. Mayıs ayında müthiş bir haber geldi. 12,5 saat süren bir ameliyat sürecinden sonra rahat nefes almaya başladım” dedi.

Marmaris depremi sonrası gündeme geldi: Panikatak ölüme götürür mü?

Marmaris depremi sonrası gündeme geldi: Panikatak ölüme götürür mü?